16 Eylül 2012 Pazar

Türkiye'nin Dünya Çapındaki (E)Ticaret Potansiyelinin Farkında Mısınız?

TUİK, 2012 yılı Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması verilerini yayınladı. Aşağıda, yıllara göre bir araya getirdiğim tabloda göreceğiniz gibi Türkiye'de internetten alışveriş yaptığını belirten tüketicilerin en çok sipariş verdiği kategori olan giyim & aksesuar, bu yıl %44,4'e ulaşarak daha da güçlenmiş. Bunun temel nedeni olarak, büyük oranda bu kategori ürünlerini satan özel alışveriş sitelerinin 2011 yılı son döneminde ülke çapında yaptıkları iletişim kampanyalarının; tüketici algısını giyim kategorisi üzerine çekmiş olmasını gösterebiliriz.


Giyim & aksesuar kategorisi, her ne kadar 2006 yılında ABD'de internet üzerinden en çok satış yapılan kategori haline gelmiş olsa da çok az ülkede Türkiye'de olduğu kadar kısa bir süre içerisinde ciddi atılım yaptı. Bunun en önemli nedenlerin biri tüketicilerin özel alışveriş modeli sayesinde %90'a varan indirimlerle alışveriş yapabilmeleriyse de hiç şüphesiz Türkiye'nin hali hazırda dünya çapında bir tekstil ülkesi olması da çok önemli bir faktör. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 2012 yılında yayınladığı Tekstil, Hazır Giyim Sektörleri Raporu'nda dünya hazırgiyim ihracatının neredeyse %4'lük payı ile Türkiye'nin dünyanın 5. büyük ihracatçısı olduğu belirtiliyor. Nike, Puma, Benetton ve İnditex (Zara, Massimo Dutti, ...) gibi dünyaca ünlü markaların fason üretimlerinin ciddi bir bölümünün gerçekleştiği Türkiye, malesef perakendecilik alanında üretimdeki başarısının uzağında kaldı. Oysa hazırgiyim konusunda dünya çapında faaliyet gösteren (marka olan) aşağıdaki global perakende firmalarının büyük bölümü Avrupalı:
C&A / Hollanda, Gap / ABD, H&M / İsveç, Mango / İspanya, Marks & Spencer / İngiltere ve Zara / İspanya

Sektörün, halihazırdaki potansiyeli nedeniyle internet alışverişinin en büyük parçası haline gelmiş olması bir yana; e-ticaret sayesinde ülke olarak karşılaştırmalı avantajı bulunan Türkiye'den, hazırgiyim kategorisinde dünya çapında perakende markaları ortaya çıkabileceğini düşünmek hiç de yanlış olmayacaktır. Bir başka ifade ile internet sayesinde Türkiye'nin üretim avantajını son tüketiciye ulaştırabilecek global bir iletişim (marka oluşturma) ve satış (e-ticaret) kanalına kavuştuğunu değerlendirebiliriz.

Peki, başka hangi sektörlerde fırsat var?
Capital dergisinin bu ayki sayısından aldığım yandaki tablo, Türkiye'nin tekstil ve hazırgiyim dışında plastik, doğaltaş ve mücevher sektörlerinde de dünyanın önde gelen üretim ülkelerinden biri olduğunu gösteriyor. İnternet, ülke olarak bu sektörlerdeki göreli avantajı kullanarak son tüketiciye ulaşmak için en rahat platform olacaktır. Belki de gelecekte interneti global bir stratejinin kalbine oturtacak Türk şirketleri ortaya çıkarak Tupperware veya Tiffany & Co. gibi dünya çapında markalar haline gelecekler.

1 Eylül 2012 Cumartesi

Kimler Geldi Kimler Geçti?

Bu yaz Türkiye e-ticaret sektörünün gündemine damga vuran haber, Zidaya ve
Evimister gibi ona yakın siteyi faaliyete geçiren Almanya merkezli Rocket Internet yatırım firmasının, tüm Türkiye operasyonunu kapatacağının açıklanması oldu. Şüphesiz yabancı bir firmanın Brezilya, Hindistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde operasyonlarına şimdilik devam ederken çok kısa bir süre faaliyette kaldığı Türkiye'den çıkma tercihinin olumlu ve olumsuz sonuçları olacak. Fakat son birkaç yılda ciddi bir büyüme gerçekleştiren Türkiye İnternet ve perakende sektörlerinin benzer durumları daha önce de tecrübe ettiğini hatırlamakta yarar var.

2009 yılında dünyanın önemli İnternet markalarından Yahoo'nun Türkiye operasyonunun tam olarak faaliyete geçemeden durdurulması ile uluslararası iş ağlarından olan Xing'in 2010 yılında Türkiye operasyonunu kapatması benzer çıkışlar olarak düşünülebilirken; Google Türkiye ofisinin 2006 yılından beri faaliyette olduğunun altını çizmeliyiz. Özellikle e-ticaret sektöründe son dönemde birbiri ardına birçok olumlu gelişme yaşanıyor. Dünyanın en önemli e-ticaret firmalarından eBay, uzun yıllardır küçük ortağı olduğu Gittigidiyor'u 2011 yılı içerisinde satın almayı tercih ederken; Avrupa'nın en önemli e-ticaret gruplarından olan Otto, 2009 yılında Limango ile Türkiye'ye giriş yapmıştı. Hatta Otto Grubu, 2012 yılı içerisinde Türkiye'deki yatırımlarını artırıp Ogli isimli bir e-ticaret altyapı platformu ile sanal bir alışveriş platformu olan Arabulvar projelerini hayata geçirdi.

Perakende sektöründe 2011 yılında yaşanan benzer bir faaliyet durdurma kararı da çok konuşulmuştu. Dünya'nın en önemli tüketici elektroniği perakendecilerinden olan Best Buy'ın yaklaşık 2 yıl boyunca yüze yakın personel ile ön çalışmasını yaptığı Türkiye operasyonu, faaliyete başladıktan kısa bir süre sonra ani bir karar ile henüz 2 fiziksel mağazası açık olduğu halde kapatılmıştı. Sektör lideri Teknosa, (Kapanma sonrasında Best Buy'ın mağazalarını da devralmıştı) bu yıl içerisinde halka arzını gerçekleştirirken yurt dışı merkezli Media-Saturn firmasının Türkiye satışlarının başarılı bir grafik yakaladığı belirtiliyor. Hatta araştırma firması Gfk'nın son açıklamalarına göre 2012 yılı 2. çeyreği itibariyle Türkiye tüketici elektroniği sektöründeki genel büyüme, rekor düzeye erişmiş durumda.

Yerel örneklere dönecek olursak, Türkiye'de e-ticaret sektörüne ciddi yatırım yapan bir firma tarafından benzer bir faaliyet durdurma kararı ile 2008 yılında karşılaşmıştık. Teknoloji Holding'in Tio.com.tr ve Kolaytedarik.com gibi e-ticaret projelerine yatırım yapan girişim sermayesi şirketi olan Embrio, ciddi adetteki çalışanına rağmen 2008 yılında birkaç proje dışındaki faaliyetlerini durdurmuştu. O dönemde Türkiye İnternet ve e-ticaret sektöründe kalifiye istihdam sıkıntısı yaşayan birçok firma, Embrio çalışanlarının bünyelerine katılımı ile projelerini hızlandırma fırsatı yakalamışlardı.