26 Ekim 2016 Çarşamba

Dijital, Dünya Perakende Sektörünü Geri Dönülmeyecek Şekilde Dönüştürüyor; Peki Türkiye Ne Durumda?

Global (fiziksel) perakende sektörü için yayınlanan güncel büyüme beklentisi raporları pek olumlu değil; ve herkesin bildiği gibi mağazaların ziyaret ve ciro rakamları düşüşte. ABD'de bunun en önemli nedeni olarak tüketicilerdeki internet ile zenginleşen alışveriş dönüşümü gösteriliyor. Bu dönüşümün ana tetikleyicisi, artık tüketicilerin akıllı telefonları sayesinde her tür ürün / hizmete ihtiyaç duydukları anlarda araştırma veya alışveriş amacıyla internete erişebilmeleri. Hatta dünyanın en büyük perakendecisi olan Walmart, bu ay içerisinde iş modelinde önemli bir değişikliğe giderek e-ticareti daha fazla ön plana çıkaracak bir yapıya geçeceğini duyurdu. Amazon'un yaptığı ciddi lojistik yatırımı sayesinde aşağıda görebileceğiniz gibi ABD'de neredeyse nüfusun yarısına 30 KM mesafede bir depoya sahip olması, fiziksel perakende modelinin son dönemde yaşadığı baskının en gözle görülür kanıtı. Bunun yanında Amazon'un fiziksel alışverişe uygun ürünler için oluşturduğu küçük mağaza konsepti de iddialı bir genişleme planına sahip.


2016 yılı Türkiye perakende sektörü için de pek iyi gitmiyor. Bu yıl içerisinde Top Shop, C&A ve Tesco gibi yabancı markalar Türkiye'den çekilme kararı alırken, birçok yerli markalar ise yüzlerce mağazasını ‘verimsizlik' nedeniyle kapattı. Bunun bir nedeni Capital'in En Büyük 500 raporundan alınan aşağıdaki tabloda görülebiliyor; 1,5 milyar TL üzerinde ciroları bulunan perakendecilerin karlılık oranları yüksek değil. Bu alandan bir başka veri olan fiziksel mağazalara giren ziyaretçilerin satın alma oranlarına ilişkin tabloya göre ise perakendeciler, ilginç bir şekilde son yıllarda satışa dönüştürme performanslarının arttığını ifade ediyor. (Bir dip not: Bu oranlar e-ticaretten aşina olduklarımızın çok üzerinde.) 2014 yılında AVM'lere yapılan 1,7 milyar ziyaretin sonraki dönemde hız kaybettiği fakat çok ciddi şekilde düşmediği değerlendirmesini / rakamlarını gerçekçi kabul edersek yapılabilecek tek yorum, tüketicilerin sepet tutarlarının ya da müşteri başı harcamanın azalmış olması. 



Dijital dönüşümün Türkiye'deki yansıması, kendisini en çok satınalma öncesi araştırma aşamasında gösteriyor. Mobil internet kullanımının artmasının bir sonucu olarak Türkiye'deki tüketicilerin araştırmalarında internetten yararlanma tercihi, alışverişin saatler (%22) ve hatta anlar (%15) öncesinde yoğunlaşıyor. Fakat Türkiye'deki fiziksel mağaza (AVM) müşterileri ile e-ticaret müşterilerinin profilleri ve davranışları hala birbirinden çok farklı. Dolayısıyla 2011-2012 yılları arasında özel alışveriş sitelerinin Türkiye perakende sektöründe yarattığı ciddi ivmeyi bir kenara koyarsak, henüz tam olarak olgunlaşmamış bir internet alışveriş alışkanlığının toplam perakende sektörünü ne oranda etkileyebileceğini analiz etmek gerçekten zor. Son kullanıcıların cep telefonu başta olmak üzere teknoloji ürünleriyle bu kadar ilgili olduğu bir ülkede, e-ticaretin perakende üzerindeki etkisinin gelecekte çok daha yükseleceğine dair birçok raporun olması; yakın gelecekte bu konuda yaşanacak ciddi bir sıçramanın habercisi.